Kimi güç alır, kimi keyif, kimi de tadına varır kelimelerde yokolmanın.. -SamyeliTuana-
28 Ocak 2016 Perşembe
Kelebeğin Öyküsü
Dünyanın en güzel ışığı bir kelebeğin adımlarına düşer.
Ağrıyı neşenin iğnesiyle kovan avuçlar,
ateşi süzer ve kalbinin kuyusuna bin gece soluklansın diye bırakır..
Çünkü her ilmek güneşi bağışlamak için kalpten bir parça et istemiştir..
Bin gece sonra;
Kanıyla bir çiçekli baht çizecektir ışığa...
İsmini bilmediği bir gece için ağlarından çözüyor şimdi güneşini,
yüzünün rengi ölüm kadar saydam..
Işık kadar güzel.
Kendi kalbinin küfrü olanlar...
Yazgısını buradan okuyacaktır..
Yetmezse umudu buruşmuş avuçlarına bir çift de kanat bırakılacaktır..
O kanatlar ki hayat tam ordadır.
...dünyanın ketum sabırlarını kıran pürüzsüz bir çocuk gülümsemesi gibi...
Kelebek.!
Yaşayan kimse onu ağlarken hatırlayamaz...
Gözyaşı kalbinin geceye pençesidir.
Ve dans sonsuzluğunda insafsız bir neşedir!
O ölürken sadece sahte gülümsemeler kefenlenir...
_alıntı_
Alttaki video kelebeklere neden düşkün olduğuma dair belkide en iyi cevabımdır..
>
Anlar da yeter bazen
Yaz yağmuru gibiydi gelişin...
Giderken gökyüzünde yedi renk
Hafif bir toprak kokusu,
ve de geçici bir
serinlik
huzur verici....
Bu zamansa herşey eskinin aynı..
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Quae nocent docent (Yaralayan şeyler öğreticidir)
Şu hayat labirentten farksız.. Yolu bulmak için tosladığımız duvarlar hesapsız. Biliyoruz çaba boş, bu zorunlu oyunda kapı da yok eğer aşıksanız...
Derler ya; ‘ yüreğinin götürdüğü yere git’ yüreğimiz değil midir bizi çıkmazlara sokan, bir adım atsan düşesi uçurumlara taşıyan...
‘Gözler kalbin aynasıymış’. Yalan.!. Öyle usta oyuncular var ki şu dünya da.. Gözünün içine baka baka yalan söyleyeni de var senin için ağlayıp daha ertesi günü giden de.? Biz aklımızın götürdüğü yere gitmeliyiz..Yüreğimiz bizi hep yanılttı.
‘Kendinden kaçamayan, aciz insanlar aşık olur’ diyor bazıları belki de doğru. İradesiz, zayıf karakterli insanların yakalandığı bir hastalıktır aşk.. ‘Akıl ve aşk bir arada olamaz’ diyenlerdenim bende.. Aşık, sağlıklı düşünemez tamamen kalbine teslim olmuş delidir. Taa ki yara alınca yeniden değerlendirmeler başlar , şartsız kabullenmeler tekrar gözden geçirilir.. Çünkü yaralayan şeyler öğreticidir.
Diyeceğim o ki; aşıksanız kalbinizin dehlizlerinde kaybolmaya da mahkumsunuz..
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Gündüz-Gece
Ah şu papatya falları :P
Bazen kendimi ipekböceğine benzetiyorum. .
Bazen kendimi ipekböceğine benzetiyorum. Örüyorum etrafımı kimse bana ulaşamıyor ulaştığını sansa da, giriyorum o dünyanın içine kapatıyorum kendimi.
Anlaşılamamak ya da kendi kendimi cezalandırmak, bilemiyorum ben kötü müyüm neden bu yaprak yer gibi insanları yemek ya da kendi kendini?
Asgari düzeyde zarar vermemek için uğraşırken etrafa, bir de bakmışsın ki kozanın içindesin;
Kendini yenilemek ve uçmak için yeniden.?!
Kelebek uçunca rahatlar mı?
Özgür mü sanır kendini?
Halbuki şartlı tahliye olmamış mıdır o koza hapsinden, bir kaç gündür ömrü o kadar..
Yaptığı ipek olmasa kim önem verirdi o bir damlacık böceğe...
Samyeli Tuana
01.06.03
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Kelebek Etkisi
Yaralı bir
bilinçle,
bilinçaltındaki sızılarıyla gidebileceğimiz bir yer ararız bazen
Uyanıkken düş görülmeyen, gölgesiz, dünsüz bir yer..
Bir kelebeğin adımlarına düşen ışık, umut kaynağı olur birden
ve buz tutmuş bazı duygular gün yüzüne çıkar yeniden…
Çünkü bilinir ki kelebek dokunursa çözülmeler başlar,
ilikler buzdan katmanlarını yere çalar …
Bu alev bilindiğinin aksine acıları bölüp yağmalayan kıvılcımlarıyla yaraları iyileştirir
Geçmişi yakar yok eder
Yüreği de körpe tutan bu değil midir zaten ?…
bilinçaltındaki sızılarıyla gidebileceğimiz bir yer ararız bazen
Uyanıkken düş görülmeyen, gölgesiz, dünsüz bir yer..
Bir kelebeğin adımlarına düşen ışık, umut kaynağı olur birden
ve buz tutmuş bazı duygular gün yüzüne çıkar yeniden…
Çünkü bilinir ki kelebek dokunursa çözülmeler başlar,
ilikler buzdan katmanlarını yere çalar …
Bu alev bilindiğinin aksine acıları bölüp yağmalayan kıvılcımlarıyla yaraları iyileştirir
Geçmişi yakar yok eder
Yüreği de körpe tutan bu değil midir zaten ?…
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Eşşeği nasıl bilirsiniz?
Bu zavallı hayvan
kimi zaman iltifat, kimi zaman hakaret mevzusu olmuştur.
'Eşek gözlü' deyip iltifat ederken. 'sus len eşek sıpası'
deyip hakaret eden yine biziz ya da 'eşek hoşaftan ne anlar' diyerek küçümseme
ifadesi kullanan.. Ha bir de 'eşeğe altın semer vursan eşek yine eşektir' lafı
var..
Şimdi 'bu
zavallı eşeği nasıl bilirsiniz' diye sorsam size.? Eminim ki ulema bölünür
Politik açıdan
inceleyelim önce; Eşeklerin inatçı olduklarına dair olumsuz inanç, aslında
sahiplerinin bu hayvanın oldukça gelişmiş kendini koruma dürtülerini
yanlış anlamalarından kaynaklanır. Bir eşeğe, zorlayarak ya da korkutarak,
kendi yararına olmadığına inandığı bir işi yaptırmaya çalışmak oldukça zordur.
Bu davranış atlardakinin neredeyse tam tersidir çünkü bir at, örneğin, güvensiz
bir zemin üzerinde yol alma konusunda eşeklere göre çok daha sorunsuz bir tavır
çizer.
Eşeklerin davranış ve bilişleri üzerine yapılan ciddi çalışmalar görece sınırlıysa da bu hayvanlar oldukça zeki, dikkatli, arkadaş canlısı, oyuncu ve öğrenmeye meraklı gibi gözükmektedirler
Eşeklerin davranış ve bilişleri üzerine yapılan ciddi çalışmalar görece sınırlıysa da bu hayvanlar oldukça zeki, dikkatli, arkadaş canlısı, oyuncu ve öğrenmeye meraklı gibi gözükmektedirler
Dini açıdan incelersek; Bir gün Mevlana dostlarına yine mana incileri saçıyordu birden başını kaldırdı ve dostlarına sordu: ”Allah: en çirkin ses eşek sesidir” lokman 19.. buyuruyor ve ”En çirkin ve tiksinti verici ses neden eşeğe ait sayılıyor dostlarım bunu biliyor musunuz…” dedi.
Mevlana’nın dostları,
konuyu açmasını beklediler. Mevlana: ”Her hayvanın kendisine has bir inlemesi,
bir zikri ve bir tesbihi vardır. Bu seslerin bütünü yüce yaratıcıyı bir
anıştır. Devenin böğürmesi, arının vızıldaması, aslanın kükremesi gibi bütün
hayvanların sesi yüceler yücesini anıştır.. Halbuki zavallı eşek sadece iki
belli zamanda anırır: Karnı acıktığında ve cinsi yakınlık hissettiğinde…
Bu halde gösterir ki;
eşek sadece boğazının ve üreme organının esiridir . Bundan dolayı ruhunda Allah
inancı olmayan , aşk sesi olmayan , kafasında bir sevda ve sır taşımayan kimse
eşekten daha aşağıdır…
Bu kıssa ile eşek
cenneti tabirini de netliğe kavuşturmuş oluyoruz.
Şimdi bu yaratığın
Allah ile arasındaki bağ tabii ki konumuz dışı. Bir insana aslında eşek derken
o insana iltifat etmiş mi oluyoruz, benim kafamı meşgul eden asıl mesele bu..
Çünkü koyun gibi güdülemez ve at gibi kayıtsız şartsız sadakat beklenemez bu
hayvandan kendi iyiliğine uymadığı için reddeden inadı ile meşhur olmuş bu
hayvanı sırf yük taşıyor diye küçümsemekte bize yakışmaz sanırım. Çünkü bir
eşek kadar iradeli olamamış bir çok insan var günümüzde güdülmeye alışmış..
Emre sadık bir dört
ayaklı için bilinen bir övgü kelimesi şu an aklıma gelmiyor ama ben bundan
sonra bana eşek (gözlüm) diyene hiç kızmayacağıma eminim.

Evlenilecek erkek modeli
Kendini bilen, tanıyan ve bunu ifade edebilen birileri olmalı zira henüz kendisine anlam verememiş biri, başka birini nasıl anlayabilir ki? Anlayamaz haliyle.. Öyle bir durmalı ki duruşu sana güven vermeli evvela .. Bir adım atıyorsa gerisini getirmeyi bilmeli, korkak, kendine güvensiz bir insan size ne verebilir. Zora geldi mi kaçan sizi yalnız bırakan bir sevgili neye yarar..
Sevgi öncelik
derler ya işte ben bu konuda öyle düşünmüyorum önce sizi anlayan, çözmüş biri
olmalı, siz leb demeden daha çerezci dükkanını önüme serebilmeli, bazen bir
bakış ona her şeyi anlatmalı ve siz de anlamalısınız bir bakışından ruh halini
o kadar şeffaf ve yalansız olmalı.
Lafa gelince size
en güzel kelimeleri dizip, icraate gelince tam tersi bir imaj çizen biri de
işinize yaramaz, unutmayın; lafla peynir gemisi yürümez. Öyle biriyse
hayatınızdaki aday hemen yolverin gitsin.. Kendi sussun davranışları konuşsun
evvela..
Yanında rahatça
saçmalayabileceğiniz, kendiniz gibi olduğunuza inandığınız, ona şirin görünmek
için kendinizi kasmadığınız zira sizi her haliyle kabullenmiş biri olmalı.
Hayat bu, her günümüz neşeli ve sağlıklı, bakımlı geçmiyor unutmayın. Sizi her
halinizle sevmeli.
Vicdan
sahibi olmalı, zeki olmalı ama asla ve asla zekasını kötüye kullanmamalı. Ben
ve senden sıyrılmış biz kavramını kabullenmiş olmalı iki kişilik yaşamalı..
Herkes
hayalindeki kişiyi kafasında az buçuk şekillendirmiştir. Kimisinin kriterleri
maddi, fiziki kiminin de manevi..
Peki soruyorum
elimizde kaç kalıp var acaba? Numara numara mı ayrılıyor? Renk renk mi?
Yoksaa her numaranın bir kaç rengi mi mevcut?
Peki; kalıpların içeriğini doldurmak bize mi kalıyor? Yoksa siz her kalıba uygun içerik de hazırlıyor musunuz? Hazırdalar mı yani? Elimizi attığımızda oradalar mı?
Almayacağım da merakımdan sordum; hiç zahmet edip çıkarmayın bir tane..
Peki; kalıpların içeriğini doldurmak bize mi kalıyor? Yoksa siz her kalıba uygun içerik de hazırlıyor musunuz? Hazırdalar mı yani? Elimizi attığımızda oradalar mı?
Almayacağım da merakımdan sordum; hiç zahmet edip çıkarmayın bir tane..
Çünkü öyle biri yok..
Not:imkansuz değilmiş ben buldum sevgili okuyucu, darısı sizin başınıza
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Kendi kendime konuşuyorum; kime ne?

Kendi kendine konuşana ne denir? -Deli
Ben deli miyim? -Hayır
Peki ben napıyorum? -Sesli düşünüyorum
"Bi sus be beynimi yedin" lafını kimseden duymuyorum kendi kendime telkin yapıyorum,
bir de şu yüzü var aslında: kendi kendine konuşan hep haklıdır. -Bende haklıyım.
Anlattıklarımıı kimse anlamayınca yapacak başka birşeyim kalmadı.
Ağlıyor muyum? -Hayırr
Ağlamıyorum sadece duygusal bir an yaşıyorum gözüme taş, çakıl, kaya falan neyim kaçtı
İş üstünde yakalanırsam " kim ben mi" "yok ben sadece şarkı söylüyorum'' şeklinde kıvırabiliyorum..
'Anne ben manyak oldum' diye bir msn iletisi görüp okumuştum anneme.
O da; "Oo hayırlı uğurlu olsun evladım vatana millete hayırlı bir manyak olursun inşallah" demişti
Ben deli değilim. Vallahi değilim..
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Hoşgeldin Hayatım(a)
Bir gün ansızın yaşattığın, umduğun tüm değerler, bir rüyadan uyanmışcasına kaybolur. Kendi kabusunla başbaşasındır artık ve bu kabus; uyuduğumuzda gördüğümüz kadar masum değildir, gerçeğin ta kendisidir. Bunu hatırladıkça hepten dumura uğramış moralle o an hayatının sıfırlandığını zanneder, yıkıntıya uğramış moralinle nasıl yaşamını idame ettireceğin endişesi ile bir ışık beklersin. Hayatının perdesini kendin mi yoksa hayatından çıkan kişi mi çekip kapatmıştır bilinmez ama gerçekliği bilinen tek şey; o benliğe bir ışık gerektiğidir.
Beklenilen o ışık hiç yanmayacak, kararan dünyan hiç aydınlanmayacak ve hayatının geri kalanı zifir karanlık geçecek sanarken, bir el bir uzanır o hayat perdesini aralar, ışık gelir karanlık dünyana.. Aydınlanır tüm benliğin. Kendini cezalandırır gibi kapattığın o dünyada artık kendi benliğine bile yabancı hale gelmiş körelmişindir çünkü. Değil hayatına giren kişiye kendine bile hayrın yoktur. Hayatına giren kişi sabırlı ise ne ala tabi o da sizin gibi eski bir sevgi gazisi ise anlayışı ile kolayca sıyrılırsınız tüm o kasvetten. Kendinizi yeniden keşfetmenin verdiği keyifle hem kendinizin hemde o kişinin canına can katarak ilerler hayatınız..
Silkinip kendinize geldiğinizde ona diyeceğiniz gecikmişte olsa hakettiği bir söz vardır söylemeniz gereken.. "Hoşgeldin hayatım(ın ışığı), hoşgeldin dünyam(a)... Bende 'seni bekliyordum' hiçbirşeyi beklemediğim kadar"...
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Metamorfoz
Su’yum
Tarifi imkansız duygular içindeyken
ben,
bu akşam azgın bir dalgaysam da
biliyorum ki sen su ' yumsun..
Ve sen olmasaydın
ne deniz,
ne bu akşam,
ne de şu an ki ben olmazdı...
Samyeli Tuana
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Müşterilerimden İnciler ... 100% gerçek dialoglarım
- Ne kadar? (parayı uzatır)
- Ne ne kadar ?
- Fatura ödeyeceğim de..
- E numaranızı alayım önce
- Aa pardon söylemedim demi..
- Evet
- E sizde öğrenmişinizdir canım artık her ay geliyoruz
- Evet ben bir cyborgum herşeyi kaydediyorum hafızama
- Kem küm
............................
- Turkcell faturası ödeyecektim
- almıyoruz
- olur mu gecen ay daha buraya ödedim
- yok mümkün değil bayan Telekom cep almaz onlarla anlaşması yok
- buraya ödedim kızım hatta burada bir bayan vardı ona ödedim
- teyzecim burası açıldığından beri buradayım benden başka kız da yok?
- Yok yanlış biliyosun sen..
- Hasbünallah
...........................
( Çok yaşlı bir müşteri)
-Kızım fatura ödeyecektim
-Buyur amca söyle telefon numaranı
-Numara mı
-Evet amca fatura yatıracağım dedin ya
-Haa
-Söyle
-Neyi
- numaranı amca
-Ezbere bilmiyorum kızım
-O zaman faturanı alayım
-Neyi
-Faturanı
-Gelmiyor ki kızım
-Amca bir yerde yazmıyor mu
-Dur bakayım surda yazacaktı
(bir kağıt çıkarır cebinden, takar yakın gözlüğünü arar arar şöyle bir 10 dk kadar)
-kızım bak burda
-ver amca
(tabi bakarım telefonun bir önceki makbuzu diye verdiği elektrik faturası)
-amca bu elektrik
-e al kızım
-amca elektrik almıyorum ki
-desene kızım
-..........
- Ne ne kadar ?
- Fatura ödeyeceğim de..
- E numaranızı alayım önce
- Aa pardon söylemedim demi..
- Evet
- E sizde öğrenmişinizdir canım artık her ay geliyoruz
- Evet ben bir cyborgum herşeyi kaydediyorum hafızama
- Kem küm
............................
- Turkcell faturası ödeyecektim
- almıyoruz
- olur mu gecen ay daha buraya ödedim
- yok mümkün değil bayan Telekom cep almaz onlarla anlaşması yok
- buraya ödedim kızım hatta burada bir bayan vardı ona ödedim
- teyzecim burası açıldığından beri buradayım benden başka kız da yok?
- Yok yanlış biliyosun sen..
- Hasbünallah
...........................
( Çok yaşlı bir müşteri)
-Kızım fatura ödeyecektim
-Buyur amca söyle telefon numaranı
-Numara mı
-Evet amca fatura yatıracağım dedin ya
-Haa
-Söyle
-Neyi
- numaranı amca
-Ezbere bilmiyorum kızım
-O zaman faturanı alayım
-Neyi
-Faturanı
-Gelmiyor ki kızım
-Amca bir yerde yazmıyor mu
-Dur bakayım surda yazacaktı
(bir kağıt çıkarır cebinden, takar yakın gözlüğünü arar arar şöyle bir 10 dk kadar)
-kızım bak burda
-ver amca
(tabi bakarım telefonun bir önceki makbuzu diye verdiği elektrik faturası)
-amca bu elektrik
-e al kızım
-amca elektrik almıyorum ki
-desene kızım
-..........

.............................................
(üzücü diyaloglar)
(üzücü diyaloglar)
-kızım fatura yatıracağım
-söyle amca
-efendim
-numaranı söyle amca (biraz daha yüksek sesli)
-efendim
-amca numaranı alayım fatura yatıracağım dedin ya (son ses)
-232.xxx.xx.xx
-aa ytl.
-ne kadar?
-aa ytl,
-özür dilerim kızım kulaklarım duymuyor
pkklılarla savaşırken ...
.-

................................................

TELEFON GÖRÜŞME KABİNLERİ
Müşteri boş telefon kabinini gösterir
-Boş mu.?
-...
.................................................
Tabi insanız ve bizimde sinirlerimiz var bazen dialog şöyle olabiliyor
-Boş mu.?
-Hayır beko
Gülüşmeler..
................................................
-Bayan telefon görüşmesini ödemediniz..?
-aaaa ben görüşmedim ki
-İyi de bayan burada kontör atmış görünüyor.?
-ama yanlış numara çıktı ben konuşmadım ki konuşmadan da mı para alıyorsunuz
-....sabır sabır ya sabır...

...................................................
içerisi tıklım tıklım doludur..
Müşteri telefonla konuşur..(yer- izmir,)
-Abi yalan mı söyleyecem Adanadayım Adanada (bağırır)
tüm gözler döner tabi o anda adama

.........................................................................
müşterinin biri bağıra çağıra konuşur, uyarırız
-beyefendi biraz mümkünse sesinizi ayarlayın başkalarıda görüşüyor rahatsız olanlar var
(özür dileyecek diye bekleriz cevap şu)
-kim rahatsız oluyormuş gösterin bakayım..!!
-...

.............................................................................

-beyefendi biraz sessiz lütfen
-parasını veriyoruz heralde
-siz sadece konuşma bedelini ödüyorsunuz telefonun bedelini yada bağırdığınız için kaçan müşterilerin değil
-sen benim kim olduğumu biliyor musun.?
-normal bir müşteri gibi görünüyorsunuz ama..
-ben Türkiyenin üzerinde yatırım yaptığı adamım... (ıvır zıvır)
-size bu bağırma hakkı vermez ve de telefonu kırma hakkınıda
gibi saçma sapan dialoglarda geçiyor maalesef..

...................................
(ayaküstü asılanlar) FATURA ÖDEME SIRASINDA
- Senem hanım
- ............(adımı nerden öğrendi diye düşünürüm)
- her ay geliyorum size böyle seslendiklerini duydum da burda herkesi tanıyorum artık
- öyle mi ne güzel
- bizde sizi haber spikeri gibi görüyoruz her ay ehüehü
- nasıl yani anlamadım
- ya işte sizin masa üstünde kalan gövdenizi görüyoruz ya her ay
- ................
- karşıyaka da yok sizin gibi kız şerefsizim
- ................
- ................
- çelişki yok mu
- anlamadım
- iyi günler efendim
........................................................................
-Yeni borçlar çıktı mi.?
- Çıkmadı bayan
-Hayır çıksada bari bir an evvel ödesem öbür tarafa gidicem borcum olmasın
(yazlığından bahsediyor)
-

...............................................................
-son kullanma tarihi geçmiş faturaları alıyor musunuz.?
-

..............................................................................
*Parayı uzatıpta vermek istemeyen elinden parayı çekerek aldığım,
*Numarası cep telefonunda yazıpta bakmam için elime vermeyen uzaktan gösteren kıymetli telefon sahibi olan,
*Yüzüme hapşırıp tıksıran kafasını çevirmeyip benim çevirmemi bekleyen,
*Sigara yasak beyefendi deyınce niye burası resmi daire mi diye soranları,
*Ben msn faturası yatırcaktım diyeni
*Beni oğluna torununa isteyeni
* ’’Faks çekmek istiyorum ama elimde bu nüshadan bir tane var fotokopi çektireyim elimde örnek olsun’’ diyeni
*Bulduğumuz 5 dk. boşlukta iki lokma birşey yiyelim diye alel acele ağzımıza lokma koyarken 2 dk sabredemeyip siz almıyor musunuz! diyerek kapris yapanı
*Makbuzu basman için illa önce para vermem mi lazım deyip azarlayanı,
*Sadece ödeme yapıldığında çıkan makbuza kase isteyen yetmeyip imza isteyen hatta o da yetmeyip alındı yazısı isteyenleri
Hiç demeyelim...
Ne demişler; MÜŞTERİ HER ZAMAN HAKLIDIR velinimettir
Samyeli Tuana
15.06.2007
Her Hakkım Saklıdır®™
|l|lllll|lll||ll||lll
12041983 0545
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)